TurkishNY.com’da yayinlanmistir.

Monday, 21 July 2008

 

Kendisi Amerikalı olan eşi ise Türk baba ve Yunanlı bir annenin çocuğu olan benim sevgili öğretmenlerimden Mary, daha önce bir böbreği alınan eşinin ikinci böbreğininde tehlikeye girdiğini ve acilen böbrek naklı gereken eşinin sağlık problemleri ile çok zor günler yaşarken ben’de ailece yaşadıklarına yakından şahit oldum. Bu yaşananlar o kadar enteresan bir şekle dönüştüki bana göre içinde ders alınması gereken çok önemli bir mesaj vardı, bu olayı herkesin bilmesi gerekliliği düşüncesi ile sizlerle paylaşmak istedim.

Mary 50’li yaşlarda bir hanımefendi, eşinin bu durumu ile çaresizlik içinde kıvranırken kendisi ve çocukları böbreklerini vermeye hazır oldukları halde babalarına uygun böbrek bulunamadığı için ve sırada bekleyen binlerce böbrek nakli bekleyen insanlar olduğu için babalarının şansı yok denecek kadar azdı, bütün aile çaresizlik içinde yinede ümitlerini kaybetmeden beklerken lise yıllarından beri görüşmediği bir erkek arkadaşı telefonla Mary’i arar, Mary şaşkınlık ve mutlulukla yıllar sonra kendisine ulaşan arkadaşı ile konuşurken laf lafı açar ve eşinin durumunu anlatır, uzun yıllar önce babasını böbrek bulunamadığı için kaybettiğini söyleyen arkadaşı eğer uyarsa böbreğini verebileceğini söyler, yıllar sonra arkadaşı ile karşılaşmasının yanısıra birde arkadaşının bu müthiş teklifi Mary’i büyük bir sevince boğar, NewYork’ta yaşayan arkadaşı yapılması gerekenler için Florida’ya gelmeye karar verir.

Mary’lerde büyük bir bayram havası yaşanır, eşinin kurtulma şansının artması şaşkınlıkları ve mutlulukları yaşanırken arkadaşı gelir ve hastanede büyük bir testten geçerek böbreğin uygun olup olmadığını anlamak için umutla test sonuçlarını bekleyen Mary ve ailesi öyle bir sonuçla karşılaşırlarki, “Gülsem mi, Ağlasam mı” tabiri buna benzer olaylardan türemiş olmalı. Mary’nın arkadaşı öyle bir sağlık problemi ile karşılaşmış ki, eğer bu derin testler yapılmamış olsaymış hastalığının ortaya çıkması mümkün değilmiş ve içinde bulunduğu durum ona en fazla 3-4 ay yaşatabilirmis.

Testlerin arkasından acilen ameliyata alınıyor olması ve hayatı bir tehlikeden habersiz yaşayan arkadaşının hayatının kurtuluyor olması, Mary’yi arkadaşı adına sevindirirken eşi için yine umutsuz bir bekleyişe girmesine neden olur.

Hiç bir çıkar hiç bir menfaat beklemeden sadece bir insana yardım düşüncesi ile hareket eden arkadaşına doğanın verdiği ödüle ne dersiniz? Bu çok iyi niyetli kişi Mary ile tekrar görüşmese ve yardım etme amacı ile testlerden geçmemiş olsaydı şu an hayatta olmayacaktı.

Mary umudunu yitimek üzere oldukları o günlerde bir kazada hayatını kaybeden ve organlarını bağışlayan 40 yaşında bir erkeğin böbreğinin, sırada olan insanlardan hiçbirinin böbreğine uymuyor olması ve sadece Mary’nın eşinin böbreğine uyumlu olması ise sevgili arkadaşımın eşinin büyük şansı olarak anılarımıza yerleşmiş ve yaşamın acı tatlı akıp gitmesi ve bir taraftan genç bir insanın hayatının kaybetmesi ile diğer taraftan Mary’nin eşinin hayata dönmesini sağlamıştır.

Evet bir seneyi geçmesine rağmen Mary’nın eşi sağlıklı bir şekilde yaşamını sürdürüyor, burada beni en etkileyen mesaj olarak gördüğüm olay Mary’nin arkadaşının sadece bir insana yardımcı olmak isteği ile hiç bir menfaat beklemeden duyarlı bir teklif sunması ve karşılığında inanılmaz bir ödülle karşılaşması “Yaşam” ödülü ile.

Ben zaten her zaman inanmışımdır, çıkarsız, memfaatsiz, güzel ve samimi duyguların karşılığı her zaman olumlu bir şekilde size döner.

Her ne kadar ‘her iyiliğin bir cezası var”denilsede ben menfaatsiz ve çıkarsız ilişkiler ve yardımlaşmalardan yanayım ve her zaman bu düşüncemi koruyacağım.

Sadece çıkarları peşinde koşan, kendi menfaatleri için başka insanları kullananların mutsuzluklarını her ne kadar saklamaya çalışsalarda, bunu beceremezler.

Bir dileğim var;
Birbirimize gerektiği yerde menfaat beklemeden yardım edebilme büyüklüğüne erişebilmek.

Sevgi ve Güleryüz dileklerimide ekleyerek sağlıcakla kalın diyorum.

Sevi Sarı

3 Responses

  1. ilkinpol

    ellerinize saglık sevi hanım,çok duygulanarak okudum en büyük zenginlik saglık ama malesef çogumuz saglık elden gittiginde kıymetini anlıyoruz..

  2. cigdem bay ural

    Ne yazacağımı bilemedim.Çok etkileyici!!Aile içerisinde edilmeyen teklifler arkadaş arasında dostlar arasında oluyor ve harika!!İyi ki varız <3

Leave a Reply