Bir Çok Şeyi Zorluklara Rağmen Başardım

KADINLAR ARASI REPORTAJI

Sevi Sarı, sıradışı ve başarılı bir Türk Kadını olarak Amerika’ da yaşıyor. Parlak kişiliği, azmi, çalışkanlığı ve bitip tükenmeyen motivasyonu ile yaşamda karşısına çıkan engelleri, zorlukları elinin tersiyle iterek, bugünlere gelmiş başarılı bir kadın girişimci.

2007 yılında Amerika Florida’ da Türkçe yayın yapan ilk ve tek Türk Radyosu FTR’ yi kurarak bir ilki başarmış. Disney World’ünde bulunduğu tatil merkezi Orlando (Florida) şehrinde, 1.875 üniteden oluşan Lake Buena Vista Tatil sitesinin satış ve kiralamasının Türkiye temsilciliğini de yapan Sevi Sarı, ABD Hükümetinin desteklediği sayılı projelerden birinin Uluslararası temsilcisi olarak Green Card dağıtımı işini de yürütüyor. Ayrıca havacılık sektöründe de başarılı bir girişimci.
Röportajındaki enerji ve önemli mesajlarla, size de güç vererek yaşamınıza dair önemli katkılarda bulunacağından eminiz.
KadınlarArası: Büyük ve yabancı bir ülkede sıra dışı bir kadın olmak. Hem cesaret hem yürek ister. Bu hikayenin başlangıcına gidelim sizinle. Amerika’ ya gelmeden önce nasıl bir yaşamınız vardı ve sonra neden Amerika?
Sevi SARI: Değişik kültürleri öğrenmeye, dünyayı keşfetmeye ve farklı ülkelere seyahat etmeye oldum olası meraklı olmuşumdur. Eşim ve oğlum ile gittiğimiz birçok ülke arasında en çok Amerika’yı sevmiştim. 1999 yılındaki depremden sonra bir senemizi Amerika’da geçirmek istedik. O gün bugündür Amerika’da o bir sene hiçbir zaman bitmedi.CIMG0012 – Copy.JPG görüntüleniyor
Amerika’ya gelmeden önce ve her zaman evini, eşini ve çocuğunu yaşamın merkezinde tutan, iyi bir eş, iyi bir anne ve hayat arkadaşı olarak eşine işlerinde de destek olmak için çırpınan birisi idim.
Dışardaki iş hayatı dışında ev hanımı olarak evimle ilgilenmek çok önemliydi. Bir yengeç kadını olarak evine, eşine hayran bir insandım.
“Değer verdiğimiz şeyleri bir gün kaybedebileceğimizi düşünmeden yaşarız”
KadınlarArası: Biz kadınlar yaşamın farklı dönemlerinde farklı konularda ve yoğun duygularla boğuşur dururuz. Siz de aşık oldunuz evlendiniz, çocuk sahibi oldunuz… hani çoğunlukla her kadının yaptığı gibi. Buraya kadar her şey sıradan ve normal değil mi? Nasıldı o dönemleriniz biraz bahseder misiniz?
Sevi SARI: Bütün zorluklarına rağmen o dönemleri bir masal olarak nitelendirebilirim.
Evimde, en zor zamanlarımızda bile imkânlarımız dahilinde küçücük şeylerle bir masalı yaratmaya çalışırdım. Öyle güzel duygularla, coşku içinde çırpınırdım ki, zamanın nasıl geçtiğinin farkında olmazdım.
Samimi bir şekilde mücadele ettiğimiz sürece, her şeyin bir süre sonra istediğimiz şekle gireceğine inanır; sabah çok erken güne başlar, yorulmak nedir bilmezdim.
Maddi olarak kendi başımıza, kimsenin desteği olmadan büyük mücadeleler vermiş ve çok iyi durumlara gelebilmiştik.
KadınlarArası: Peki ya sonra? Yani asıl hikaye nasıl başladı?
Sevi SARI: Değer verdiğimiz şeyleri bir gün kaybedebileceğimizi düşünmeden yaşarız. Dünyada en değer verdiğim varlıklardan birisi eşim, diğeri annemdi.
İlk düş kırıklığını hiç beklemediğim bir anda annemin aramızdan ayrılışı ile yasadım. Ardından, asla bir gün biteceğine en ufak bir ihtimal bile vermediğim evliliğim bittiğinde hayatın durduğunu zannettim.
IMG_2777.JPG görüntüleniyorBenim yaşamımın iki temel taşını yitirmiştim. Fakat her olumsuzluğu pozitife çeviren; yorulmak, vazgeçmek bilmeyen; öğrenmeye aç bir karakterim vardır. Bir yanım hep hayal dünyası içinde dolaşırken, diğer yanım hayallerimi ve bir masalı hayata geçirmek üzere yollar arar. Hatta beni yakından tanıyan arkadaşlarım fazla hayalci bulurlar.
İnancıma göre hepimiz seçimlerimizi kendimiz yapar ve istemiş olduğumuz hayatları yaşarız. Başkalarının ne düşündüğüne takılmadan. hedeflediğim doğrultuda hayallerimi gerçekleştirmeyi sürdürdüm.
“Sahip olduğum güzel şeyleri düşünerek; dünyaya yeniden geldiğimi farz ederek; edinmiş olduğum tecrübelerle yeniden ve daha da hızlı koşabileceğime inandım”
KadınlarArası: Her bitiş yeni bir başlangıcı beraberinde getiriyor. Bitişin getirdiği bir yığın olumsuz duygunun içinden biri, yeni başlangıcın kapısını aralıyor. Sizin o bitip tükenmede yeni başlangıca geçmenize ne neden oldu?
Sevi SARI: Pozitif düşünce ile önümdeki güçlükleri aştım. Bir anne olarak oğluma, kendime, topluma ve yaşama olan sorumluluklarım devam etmeliydi. Sahip olduğum güzel şeyleri düşünerek; dünyaya yeniden geldiğimi farz ederek; edinmiş olduğum tecrübelerle yeniden ve daha da hızlı koşabileceğime inandım.
Dünyada şu anda acı içinde kıvranan ne çok insan vardır; ölümcül hastalıklarla yakalanmış savaşan insanlar; küçücük bebekleri çaresiz hastalıklarla çırpınan anneler; şehit olmuş gencecik askerlerin eşleri ve onların anneleri… Bunları düşündüğümde içimde fırtınalar kopar.
Beynimi pozitif düşünmeye odakladığım andan itibaren etrafımdaki her şey pozitif gelişmeye başladı.
“Sadece çözüme odaklanıp, sızlanmadan yeniden nefes alabileceğim ortamlar yaratmayı başardım”

KadınlarArası: Kadınlar genelde güçlüdür ancak maddi imkansızlıklar onların bu gücünün en büyük düşmanıdır. Siz böyle bir zorluk yaşadınız mı? Yaşadığınız en büyük zorluk neydi?
Sevi SARI: Maddi manevi zorlukları en derin yaşayanlardanım. Yıllarca mücadele edip tam çok iyi imkanlara kavuşmuş, iyi bir yaşantı başlamışken her şeyimi kaybettim. Siz düşünün artık nasıl bir zorluk içinde olduğumu.
Sadece çözüme odaklanıp, sızlanmadan, yakınmadan pozitif düşünce ve spor ile yeniden nefes alabileceğim ortamlar yaratmayı başardım.
“Sağlımız yerinde olduktan sonra altından kalkamayacağımız zorluk yok; değişimi yaratabiliriz”
CIMG0176 – Copy (3).JPG görüntüleniyor
KadınlarArası: Şimdi yeni döneminizle birlikte iş yaşamınızda belki size bile sürpriz olan başarılarınıza geçelim isterseniz. Aslında bir anlamda da kendinizi keşfetme döneminiz değil mi? İş yaşamınızdan, başarılı iş gelişmelerinizden bahseder misiniz biraz?
Sevi SARI: Amerika’da ilk Türk radyosunu kurmuştuk. O dönemde “Sevi’yle Keyifli Saatler” adlı bir programı yine coşkulu bir mücadeleyle hazırladım. Hatta o sırada Florida’da yaşayan Doğukan Manço’da “Biçilmiş Kaftan” adlı bir programı yapıyordu. Bu programlar, radyo çok ses getirmişti.
Türk Dil Kurumu Başkanı Sayın Haluk Akalın ziyaretimize gelmiş, birlikte Florida dışında diğer eyaletlerle diyaloga geçip Türkçemizle ilgili bir dizi konferanslar düzenlemiştik. Son olarak, Washington Büyükelçiliğimizde verdiğimiz konferans sonrası hem radyomuz hem şahsım Türk Dil Kurumu tarafından onurlandırılmıştık.
“Türkün sesini dünyaya duyuran başarılı Türk kadını” lakabı bana çok güzel kapılar açtı. Örneğin, Amerika hükümetinin green card onaylı projelerinin temsilciliği teklifi geldi. Başarılı işlere imza atmaya başladım. Para kazandıkça, maddi olarak yavaş yavaş rahatladıkça daha iyi düşünüp doğru işler yapmaya başladım. Hindistan’da yaptığım işlerin sonucunda çok onore edildim. En büyük mutluluğu oğlumun bir sözü ile yaşadım: “Anneciğim ben seni sadece anne zannediyordum; ama sen ne kadar güçlü imişsin. Seninle gurur duyuyorum.” Bütün bunlar beni daha da fazla cesaretlendi.
İş hayatındaki başarılarımın belli bir doyum noktasına eriştiğini düşündüğüm noktada, kadınların sahip oldukları potansiyel ve gücün farkında olmaları ve güçlerini birleştirmeleri adına “Türk ve Amerikan İşkadınları Derneği’ni kurdum. Derneğimiz, kadınının iş dünyasında başarı kazanmasına, etkin iletişim ve etkileşim süreçlerini geliştirmesine ve iki ülkede network kurmaya yardımcı olmayı hedefliyor.
“Türkiye’nin Güçlü Kadınları” adlı bir kitap hazırlıyorum. Bu kitabımda toplumsal, siyasal ve ekonomik yaşamın her alanında başarı ve uygulamalarıyla güçlenmiş Türk kadınlarını bir araya getirmeyi hedefliyorum. Her kadının içinde çok büyük güçler olduğuna inanıyorum Yetişme tarzı ve baskılarla birçoğumuz bunların farkında değiliz. Zor şartlar altında ortaya çıkabilirler. Sağlımız yerinde olduktan sonra altından kalkamayacağımız zorluk yok; değişimi yaratabiliriz.
CIMG0131.JPG görüntüleniyor
“Kadının potansiyelini ve gücünü keşfetmesi nerede yaşadığına bağlı değil”
KadınlarArası: Hem akıllı hem de hoş bir kadın olarak, Amerika size nasıl davrandı? Türkiye’ de olsaydınız aynı mı olurdu? Yoksa….?
Sevi SARI: İşte burası can alıcı nokta. Amerika’da oluşumun büyük bir şans olduğunu düşünüyorum.
Örneğin, Amerika’da çok şeye konsantre olabildim. Türkiye’de olsam aynı olur muydu, bilmiyorum. Türkiye’de bakkalınız bile her şeye karışıyor.
Benim başarılarımda en büyük etken, zorluklarım nedeniyle ağlayıp sızlamadan, dramatize etmeden ve başkalarının ne diyeceğini, düşüneceğini hesaba katmadan enerjimi sadece işlerime verebilmek, konsantre olabilmektir. Ve çaresiz bir hastalığın pençesinde olmadığımız sürece çözümü olamayacak hiçbir şey olmadığına inanıyorum. Amerika’da olmam benim için kesinlikle büyük bir şans oldu. Ancak, Türkiye’de de başarıya ulaşan kadınlarımız var. Özetle, kadının potansiyelini ve gücünü keşfetmesi nerede yaşadığına bağlı değil.
KadınlarArası: Erkekler başarılı olduklarında hak ettikleri, kadınlar başarılı olduklarında arkasında kim olduğu düşünülür genelde bizim kültürümüzde. İki kültürü kıyasladığımızda, sizin başarılarınız karşısında yaklaşımlar ve tepkiler nasıldı? Ve kadın olmak avantaj mı sizce?
Sevi SARI: Bu konuda da sıkıntı yasadım. Ülkemizin önemli insanlarından birisi olan Rahmi Koç özel bir davette ‘”Bu genç yaşta bu başarılar… Arkanızda kim var?” diye sorması beni incitmişti.
Bir kadının tek başına, güçlü bir erkeğin desteğini almadan başarılı olabileceğine inanamıyorlar. Amerika’da böyle bir sıkıntı hiç hissetmedim. İnsan kendine özgü değerlerinden ödün vermemeli.Sevi11.jpg görüntüleniyor
“Yaşamı o kadar seviyorum ki, her anımı kendi kendime bile masala çevirmeye uğraşıyorum. Sanki hayatla evcilik oynuyorum”
KadınlarArası: Yaşamınızda en büyük desteği kimlerden aldınız? Ve bu sizi nasıl motive etti yaşama karşı?
Sevi SARI: En başta oğlum Batı’nın varlığı ve desteği sayesinde yoksa bugünlere gelemezdim. Ortak projeler geliştirdiğim Florida’nın emlak kralı olarak tanınan ağabeyim Erkan Nur ve havacılık sektöründeki ortağım kardeşim Nusret Güvercin desteklerini hiç esirgemediler.
İçimdeki gücü geliştirmemi, kendime güvenmemi, cesaretli adımlar atmamı sağladılar. Ailem ve değerli dostlarımdan aldığım manevi destek beni motive etti. Bu kişilere öyle büyük manevi borçlarım var ki.
KadınlarArası: Yaşadığınız zorlukların karşısında sizi ayakta tutan ve onları yenmenizi sağlayan en önemli motivasyon kaynağınız nedir?
Sevi SARI: Herhalde yaşam sevgim ve pozitif düşünce. Yaşamı o kadar seviyorum ki, her anımı kendi kendime bile masala çevirmeye uğraşıyorum. Sanki hayatla evcilik oynuyorum.
Sabah 5’te, çok erkenciyimdir, içimde büyük bir coşku ve mutlulukla uyanırım. Tek başıma kendime yetmeyi biliyorum. 24 saat bana az geliyor. Uykuda zamanımı harcamamak adına 5-6 saatten fazla uyumuyorum; uyuyamıyorum da. 5-6 saat deliksiz uyku ile enerji dolu uyanıyorum.
KadınlarArası: İki farklı sizi görmüşsünüz yaşamınızda. Hangisi daha çok sizsiniz? Ve onsuz asla olmaz?
Sevi SARI: Gerçekten bir uçtan, diğer ucu yaşadım. Kendi gücümü keşfetmeden önce “ben” diye bir şey yoktu sanki. Kendi gözleri ile hayata bakmayan, kendi ayakları ile yürümeyen; sadece eşinin gözleri ile dünyaya bakan, eşinin ayakları ile yürüyen, eşi mutlu olsun diye yaşayan bir kadındım. O zamanlar yaptığım şeyleri, başarılarımın hepsini eşime mal ederdim. Onunla evli olduğum için bunları başarıyorum; o yanımda olduğu için başarıyorum, diye düşünürdüm.
Bugün eriştiğim bu noktada “Türk ve Amerikan İş Kadınları Derneği” çatısı altında Türk kadının iş dünyasındaki statüsünü sağlamlaştırmasına, etkin bir biçimde güçlerini kullanmalarına destek olmak istiyorum.
“Türkiye’nin Güçlü Kadınları” kitap projemiz ile Türk toplumunda politik, sosyal ve ekonomik alanlarda güçlü kadınlarımızın isimlerini, deneyimlerini paylaştığımızda, kendi ayakları üzerinde durabilen güçlü bireylerin yetişmesine, cesaretlenmesine ve gelişmesine katkıda bulunacağız. “Türkiye’nin Güçlü Kadınları” genç kızlarımıza ve kadınlarımıza örnek teşkil edecek ve Türk kadınının global dünyaya tanıtılmasını sağlayacağız.
IMG_2799 N.jpg görüntüleniyor“Herkesin hayat direksiyonu kendi hakimiyetinde olmalı”
KadınlarArası: Kadınlar girişimci olmalı mı?
Sevi SARI: Kesinlikle, erkeklerden daha da fazla girişimci olmalı. Bu işlerin kadını, erkeği olmamalı. Her insan kendi ayaklarının üzerine basabilmeli. Herkesin hayat direksiyonu kendi hakimiyetinde olmalı.
KadınlarArası: Gerek genel yaşam gerek se iş yaşamı adına, yaşadığınız deneyimlerden yola çıkarak kadınlara önemli ve kendilerini iyi hissetmelerini sağlayacak mesajlar vereceğinizi düşünüyoruz.
Sevi SARI: Ülkemizdeki yanlış yetiştirilme yüzünden bir sürü kadın kendinin farkında bile olamıyor.
Son Türkiye seyahatimde, Urfa Siverek’te bir panelde konuştum. Birçok kadın “Siz şanslısınız, bizim şartlarımız… vs.” diyerek bahanelerle geliyorlar. Orada da söyledim: Şansı, kendimiz yaratıyoruz.
Bende şanslı doğmadım. Bir çok şeyi çok zorluklara rağmen başardım. Halende mücadeleye devam ediyorum.
Yaşam bize verilmiş bir ödül. Bunu en iyi şekilde kullanmak lazım. Eğer sağlıklı isek yapamayacağımız hiçbir şey yok.